Dünyayı etkileyen Covid 19 virüs salgını, doğal afetler, ülkelerin enerji sorunları, savaşlar, mülteci sorunları v.s. bu kötü etkilerin ekonomik sonuçlarını hep birlikte yaşıyoruz. Ülkemizde de zamların ard arda hız kesmeden devam etmesi sonucunda vatandaşın en büyük şikâyeti şimdilik bu zamlar ve hayat pahalılığı. Zamlar altında ezilen halk bu ağır yükü gerçekten taşıyabiliyor mu ?...
Tepkiler ne düzeyde ?...
Her yeni zamlardan sonra ağırlaşan vatandaşın halini görünce bizde şu hikâyeyi hatırladık...
Adamın biri ormanda yaşlı bir kadının odun toplarken ki halini merak eder ve onu izlemeye koyulur. Yaşlı nine biraz odun toplar ve omuzlamak için yükün önüne çöker, odun yükünü omuzlamak ister fakat kaldıramaz. İpi çözer ve etraftan biraz daha çalı çırpı toplayarak ipini yeniden bağlar tekrar kaldırmayı dener.
Yine kaldıramaz. İpi çözer ve yüküne daha kalın odunları toplayarak yüküne yük katarak yeniden yükünü sırtına almaya kalkar. Fakat kaldıramaz....
Her defasında kaldıramadığı yüke yeniden odunları toplayarak yükünü ağırlaştıran ve garip bir tavır sergileyen ninenin yanına adam varır;
- Nineciğim, bu yaşlı halinle her defasında kaldıramadığın yükünü hafifleteceğine, yeniden odun toplayıp yükünü ağırlaştırıyorsun ve kaldıramıyorsun. Hele de bakalım bu işin hikmeti, sırrı ne ola ki acaba?
- Ey oğul, bende bilmiyorum. Her defasında kaldıramadığım yükümü daha da ağır hale getirdim, fakat kaldıramadım işte...
Zamlar altında ezilen vatandaşların her yeni haftaya yine yeni zamlarla başlaması bu hikâyeyi hatırlamamıza neden oldu. Yük hafifleyeceğine, her geçen gün yük daha da ağır hale geliyor vatandaşın sırtında.
Sn. Cumhurbaşkanımız dış güçlerin operasyonları ile içte döviz kur seviyelerinin inmediğini, marketlerin ve hal pazarlarının esnafın enflasyonu tetikleyen zamlara sebep olduğunu belirten açıklamalar yapıyor.
Her defasında bu sıkıntılar geçecek, fiyatlar ve enflasyon düşecek beklentisi içinde olan vatandaşlar ise gözünü zamlardan açamaz hale geldi. Belirli kalemlerdeki akaryakıt, elektrik, doğalgaz, temel gıda ve diğer ürün gruplarındaki zamlar gelir düzeyi düşük vatandaşları etkilemekte her geçen günde sırtındaki yükü ağırlaştırmaktadır.
Tıpkı yaşlı ninenin sırtına yeniden vurduğu ve kaldıramadığı ağır odun yükü gibi...
Sn. Cumhurbaşkanımız vatandaş artık bu zamlardan bunaldı ve bu yükü kaldıramıyor.
Teröre dayanan evladını şehit veren analar, babalar, doğal afetlere karşı sabır gösteren halk, son pandemi döneminde aylarca evlere hapis olan vatandaşlar artık bu zamlara dayanamıyor.
Tenceresi kaynamayan, mutfağı etkileyen, mutfağına pazardan sebze meyve alamayan ev hanımları zamları artık kaldıramıyor...
Her krizi aşan fakat bu sefer cebine dokunan bu zamları esnaf artık kaldıramıyor...
Kaldırılmayan bu yüklere yeni zamlarla yük yüklenmesin. Sokaktaki halkın durumunu göremeyen duyamayan, danışmanlar sizlere sesleniyoruz. Bu ahvali arz edememenizin sebebi acaba ne ola? Hikmeti ne ola?
Ey danışmanlar, ey vezirler!
Halkın durumunu arz edin. Hayat pahalı, vatandaş bu yükü kaldıramıyor. Sizlerin anlattığı gibi her şey güllük gülistanlık, tozpembe değil...
İşte zamların yüksek sesten konuşulduğu bu günlerin, önümüzdeki seçimlerde sandıklarda büyük bir etkisinin olacağını belirtmek istiyoruz.
Üretime dayalı istihdama yönelik yeni ekonomik paketlerle enflasyonun düşürülerek zamların dikey konumdan en azından yatay konuma ve aşağı doğru bir seyir izlemesi, bu yükün halkın üzerinden kalkmasını diliyoruz...
Ülkemizin bir an önce bu sıkıntılardan kurtulması, refah seviyesinin artması, huzurla, mutlulukla dolu yarınlar temennisiyle...
Hoş çakalın...