Gerek mitolojik gerek çok tanrılı inançlar gerek ütopya inançlar (putçuluk) gerekse tek tanrılı dinlerin tamamında kök olarak varoluşun amacı bizleri var eden etmenlere karşı duyarlı ve kabul ile arz-ı endam ederek devamlılığı sağlamak.
Bunun için bizlerin, varoluş ya da yaratılış hikayemizin farklı farklı da olsa ortak noktası bir erkek ve bir kadından kutsal ruhun Allah'ın mekanında ( cennet ) Güzel bahçe ( Aden-Cennet ) de yaşamımıza devam etmek ve bunu sormadan sorgulamadan yapmak.
Çünkü..:
Yaratıcı bizleri her ne kadar ( Hamur-çamur-kil-toprak veya nüfe- kirli iki dama su vb ) var etmiş ise de bizlere ruhundan ruh fiziğinden fizik ( kendi beğenisine göre ) vererek kendini bizlerle bütünleştirmiş olarak yaratmış, var etmiş ve sonra ( katında bulunan yardımcılarına,( meleklerine ) biat ettirmiş secde ettirmiş bize hizmetle görevlendirmiştir.
Her ne kadar kovulsakta sürülsekte atılsakta nihayetinde bizler Yaratıcı ( Tanrı-Allah-Rab-Ata ) nın ruhunu fiziğini doğasını almış olarak yani kendisinden bir bütün olarak var olduk ( öyle diyor efsaneler, dinler..)
İşte şimdi asıl olay, bizler yaratıcının manen benzeri olan canlılar insan mıyız, yoksa sadece Canlı olarak var edilip salındık mı ortalara...!
Evrenin varlığından beri her türden canlı, ta buzul çağlardan beri vardı, vardık. İlkel çıplak barbar, dağlarda mağaralarda ağaç kovukların da zamanla çevresel faktör iklim ve yaşam koşullarındaki değişkenlikler biz canlılarda da oluşmaya başladı ve ( ilkel, maden, bakır-tunç çağlarından ) ve komün olarak ( birlikte) yaşama geçtik.
Ortak yaşama geçmemiz ile benliklerimiz Egolarımız duygularımız arzu ve isteklerimiz hükmetme isteklerimiz tanrılaşma duygularımız kendimize köleler edinme mal edinme ticaret yapma cinsel dürtülerimiz, ( ilkellikten çıktıktan sonra ) ilk başlarda sözlü daha sonra yazılı protokoller ve nihayet resmi belgelendirmelerle Evlilikler kurulmaya temel ihtiyaçlarda doğurganlık değişkenlikler baş göstermeye başladı.
Bu nedenle çareler üretmek için de bir başkalarının hakkına gasp etme, kavgalar efendi-köle veya mürşit-Mürit ilişkileri oluşmaya ve dolayısı ile kendi kullarımızı ve Tanrılarımızı oluşturmaya başladık.
***Hoş görülü yaşam umuduyla aşk ile...***