Mimari yapıların Ruha hitap etme özelliği sayesinde insan psikolojisini ve davranışlarını etkilemektedir. Bu nedenle mekân tasarımı, o mekânda bulunacak ya da yaşayacak insanların davranışlarını doğrudan etkileme özelliğine sahiptir. Bir yapının dış ve iç mimari nitelikleri, ruhu, mekânın içinde oluşturulan atmosfer, kullanılan renkler ve dekorasyon incelikleri tasarımın tamamını oluşturan ayrıntılardan ibaret olduğuna dikkat çeken Mimarlar Odası eski yönetim kurulu üyesi Mimar Bahattin Çelik, açıklamasını şu sözlerle sürdürdü:
Bu bilgiler ışığında İlimizin Eyyübiye İlçesi Onikiler mahallesinde bulunan E Tipi Kapalı ve Açık cezaevinin İlçe merkezinin önemli bir konumunda olması hasetiyle bölgede yaşayan ve Ülkemizin en kalabalık genç nüfusuna sahip olan ilçemizde öncelikle çocukların, gençlerin ve tüm halkın yaşam alanları içinde bulunan bu cezaevinin hayatlarını olumsuz etkilediği aşikardır. Her gün görmek zorunda oldukları cezaevinin yüksek yüksek duvarları gölgesi altında yaşamak bir çocuğun gelişiminde mutlak surette olumsuz etki bırakacaktır.
Yaklaşık olarak 60 yıldır faaliyette olan Şanlıurfa E Tipi Kapalı Cezaevi köhnemiş binası, yetersiz koğuşları, sıhhî koşullardan uzak yapısı ile adeta yıllardır tutuklu ve hükümlüler ile birlikte çevrede yaşayan insanlar için ceza üstüne cezanın uygulandığı bir mekân halini almıştır. Cezaevinin biran evvel GAP havalimanının yanında yapılan Cezaevi Kampüsüne taşınmalıdır. Mevcut imar planında ilk ve orta öğretim kampüsü olarak tesis edilmiş olan bu yapı alanın bir an önce bölge yaşayanların hizmetine konulabilecek bir eğitim ve spor merkezi haline getirilmesi gerekiyor. ‘’ Diyerek sözlerini tamamladı.
Bu bilgiler ışığında İlimizin Eyyübiye İlçesi Onikiler mahallesinde bulunan E Tipi Kapalı ve Açık cezaevinin İlçe merkezinin önemli bir konumunda olması hasetiyle bölgede yaşayan ve Ülkemizin en kalabalık genç nüfusuna sahip olan ilçemizde öncelikle çocukların, gençlerin ve tüm halkın yaşam alanları içinde bulunan bu cezaevinin hayatlarını olumsuz etkilediği aşikardır. Her gün görmek zorunda oldukları cezaevinin yüksek yüksek duvarları gölgesi altında yaşamak bir çocuğun gelişiminde mutlak surette olumsuz etki bırakacaktır.
Yaklaşık olarak 60 yıldır faaliyette olan Şanlıurfa E Tipi Kapalı Cezaevi köhnemiş binası, yetersiz koğuşları, sıhhî koşullardan uzak yapısı ile adeta yıllardır tutuklu ve hükümlüler ile birlikte çevrede yaşayan insanlar için ceza üstüne cezanın uygulandığı bir mekân halini almıştır. Cezaevinin biran evvel GAP havalimanının yanında yapılan Cezaevi Kampüsüne taşınmalıdır. Mevcut imar planında ilk ve orta öğretim kampüsü olarak tesis edilmiş olan bu yapı alanın bir an önce bölge yaşayanların hizmetine konulabilecek bir eğitim ve spor merkezi haline getirilmesi gerekiyor. ‘’ Diyerek sözlerini tamamladı.