DOBRA DOBRA
Saygı değer milletvekillerim; Şanlıurfa halkının isteği üzerine sizlere bu mektubu yazmamı istediler. Köşemin yazısının çoğunluğunu açık mektup alıyor.
Nedenine gelince Şanlıurfalı sizi hep birlik ve beraber için de görmek istiyor. Neden??? Gelin namus kadar, kıymetli oylarını vermiş, seni vekilim olarak Ankara’ya vekil tayin ediyorum. Peki siz ne yapıyorsunuz, bilmem!!! Ancak TBMM Başkanlığının milletvekili ne yapar, diye bir el kitabı var mı??? Bilmem!!!
Yalnız araştırarak yazdığım iki tane yazımı ele almak istiyorum. 1970 yıllarda çocuktum ama sevdiğim bir şey vardı. Milli Görüş’ün geleneği nedir???
Necmettin Erbakan’ın Milli Nizam Partisi kapanması uzun ama kısaca anlatayım. ( Ülkeyi Siyonist güçler yönetiyordu.) Erbakan Hocam Almanya’da çalışmış, Siyonizm’i iyi bilen biri…
Halkın mutluluğu, eğitim. Üretim, pazarlama, milli savunma sanayinin gelişmesi için Urfa’nın tanınmış alimlerinden rahmetli merhum Arap Hoca’nın yanına üç arkadaş gittik. Kıbrıs Tekesine… İsimlerine ulaşamadığım için yazmıyorum. Erbakan Hocamın fenni bilgisi o vallah ilmi bilgisi nasıl çocukluğumuzu gençliğimizi buraya adayacağız. Rahmetli gömleğini açtı, şunu dedi; ‘’Ben Erbakan Hoca’nın göğsünde ilim, Kur’an, Tevhid bakımından bir kılı bile olamam. Biz bu yolda ‘HASBİ VAKIF’ olduk. Ama memleketimiz Urfa’yı bırakmadık. Şanlıurfa yerinde sayıyor, diğer iller Türkiye’nin 5 kalkınmasından faydalanıyor. TBMM’ye gençlik döneminde gittik. Dikkatimi çeken, sanayide ve o tarihlerde tarımda önde olan şehir Eskişehir. Nedenini araştırdık? Eskişehir Milletvekili Selahattin CESUR’a, TBMM odasında sordum: ‘Bu şehrin ilerleme başarısında ne var?’ dedim. CESUR: ‘Biz Eskişehir Milletvekilleri 15 günde hangi partiden olursak olalım, bir araya gelip şehrin sorunlarını bir eylem planına bağlar kısa-orta-uzun vade Başkan’a iletip diğer partiler ile kulis yapıp konu ne olursa olsun gerekirse çözeriz.’
Sorum şu: ’Peki siz Vekiller bunu kim tespit eder?’ asilden habersiz mi?? Hayır, partinin il, ilçe hatta gerekirse delegelerle ayda bir toplanıp valilik belediye başkanları, meclis üyeleri ile birlikte başbakan çözemediyse cumhurbaşkanına götürürüz dedi.( Bu bir 1 madde) madde 2: gazeteleri takip ediyoruz çünkü Milli Görüş siyasetin bir okuludur. Bir İngiliz turisti Türkiye’ye gelmiş pantolon paça yırtık hobi olarak geziyor Diyarbakır havaalanında BBC haberlerinde aldığı habere göre İngiltere’de milletvekili seçilmiş olduğunu öğreniyor hemen anında çarşıya geçip Grant giyinip çikolatasını alıp havaalanındakilerine dağıtıyor. Havaalanında ki yetkililer soruyor: Ne oldu birden değiştiniz diyor ki az önce BBC haberlerinde aldığım habere göre milletvekili seçildiğimi öğrendim. İngiltere’de 200 yıllık demokrasi vardır. Tek kelime yazdığı bir metin yoktur. Demokratik sistemler teyemmümle çalışır (yürür). Bizim Şanlıurfa’da toplam14 tane milletvekillimiz var. Allah var haklarını yemeyelim. Bayramdan bayrama Cumadan Cumaya namaz kılanlar gibi kazaen bir yakınının cenaze ve taziyesine katılır o da el öptürmek için. 14 vekilin bir araya gelip Şanlıurfa için mecliste toplandığını görmedim gören bilen varsa bize flaş haber versin. Kendi parti yönetimi ve gençlik kollarıyla oturup toplantı yaptılar mı???
Koltuğu dolduran bölgenin yapısı itibariyle kırsal kesimi taşıyan gözü gönlü doyuran başkan oldu mu??? Bilmem bu yazıyı okuyorsanız vicdanına ancak bildiğim bir şey var hükme hakim olan hakime hüküm verin. Benim oyum ile göreve gelip beni tanımadığı gibi birbirlerini tanımıyorlar. Ne oldu!!!AK Parti yüzde 70 bandından düşmüyor.2002 yılından sonra siyaset liderler partisi konseptinde oldu. Bu başarı başkan Recep Tayyip Erdoğan’a aittir. Sözüm ona lütfen bu milletin değerleri ile çatışmayın. ‘’Vekâlet Emanettir.’’ Hz Muhammed’in Hadislerini okuyun. Alimlerin iştihad hükümlerine bakın. Hz. Ömer’e kıtlık senesinde hizmetlisi bir tepsinin içerisinde bir yemek sunar. Hz. Ömer sorar: ‘’kimden geldi.’’
‘’ Ya Ömer size filan kişi ikramda bulundu.’’
Hz. Ömer’in çok aç bir durumda karnı gurulduyor. Vallahi sen parçalansan da yemem bunu diyor karnına.
Hizmetliye: ‘’kaldır bunu Halkımın yemediğini ben yemem.’’
Efendiler, efendiler bizimkiler parti yönetimini almak için birbirlerini yiyorlar. Gelin bir araya bu kadim şehir için güzel bir insan üzerinde bilgili, birikimli hoşgörülü adil, vicdani duygulardan uzak durmayan vizyon ve misyon sahibi birinin yerel yönetim hizmetlerinin görüşlerini alarak güzel bir Urfa için şanınızı bilmem ama unvanınıza yakışan isminizi 50 yıl taşıyacak projeleri çizin hep ortak bir kararla Urfa sevdalısı RECEP TAYYİP ERDOĞAN’a takdim edin. Ama patlıcan közlemesi ve biber közlemesi olmasın aman haaa…
Süleyman Demirel zamanın Belediye Başkanına; ‘’Sizi Tebrik ediyorum. Başbakanlık vekâletim adına 50 yıllık su sorununu çözmüşsünüz. Türkiye Büyük Millet Meclisi başkanlığı, başbakanlık, bakanlık yapan birini fıstık ve isot hasadına götürmeleri ben bu cahilliğimden utandım. Belediye başkanı oldunuz yakın dostlarınızı da Şanlıurfa’yı da kaybettiniz. Halktan korkma belediyede otur. Halkın gönlüne dokun. Belediyede ayağına kurşun sıkılan başkan 3 saat sonra görev başındaydı. Zamanın devlet bakanı Mustafa Kılıç’a sormuşlar: ‘’Eğitimin ne???’’ Özel Eğitim’’ demiş. Gazeteci sormuş: ‘’Özel nasıl oluyor’’ Bakan Mustafa Kılıç, gazeteciye: ‘’Bak azizim!!! ben 40 yıl babamın odasında babama hizmet ettim. Günde 100-150 kişi gelirdi. Her birinde 5 kelime öğrensem güne çarp yıla çarp kaç üniversite okudum’’ der. Milletle oturun milletten kaçmayın. Partinizle milletle kucaklaşın. Sizin de bizimde kadim şehrin insanlarının insanların duasını almaya ihtiyacımız var. Yazılarımı takip edin, gerçekleri yazmaya devam edecem.
****Saygılarımla…****