Türkiye’de devlet çiftçileri planlı olarak destekliyor ancak çiftçiler bu desteğin yeterli olmadığı görüşünde.
Şanlıurfalı üreticiler devletten para desteği değil, mazot, ilaç ve gübre fiyatlarında indirim istiyor.
Şanlıurfa Ziraat Odası Meclis Başkanı Ali Kaya, 12 yıl önce 3 kilo buğdayla 1 litre mazot alınabilirken, bugün 7 kilo buğdayla 1 litre mazot alınabildiğini söyledi. Gübre ve zararlı bitki ve böcek için kullanılan ilaç fiyatların da aynı oranlarda artış gösterdiğini vurgulayan Kaya, ’Türkiye’de devlet çiftçileri planlı olarak destekliyor ancak bu destek yeterli değildir. Eskiden çiftçi tankerlerle tonlarla aldığı mazotu bugün bidonlarla günü kurtaracak kadar alabiliyor. Çiftçiye KDV ve ÖTV’siz mazot verilmesi arzumuz‘ dedi.
Görüştüğümüz yöre çiftçilerinden bazılarının görüşleri şöyle
Hasan Ertürk: ’“Devlet dönüm başına 11 lira destekleme veriyor, bunu vermesin. Bana mazotu denizcilere verdiği fiyattan versin. Çiftçinin mazotunu, ilaç ve gübre fiyatlarını düşürsün. Bunlar olursa ben daha kaliteli ve verimli üretim yaparım. Çünkü ucuz olursa gübreyi bir kere değil, iki kere atabilirim. Böylece daha çok verim elde ederim.”
Ali Süslü: 2002 yılında buğdayı 350-400 kuruştan vermiştik. Şu anda buğdayı 750 kuruşa veriyoruz. Yani 12 sene önceyle şimdinin arasında buğdayda iki kat fiyat farkı var. Oysa 12 sene önce mazotun litresi 1 liraydı. Şimdi 4.5 lira.. Hükümetten tarla desteği istemiyoruz. Girdileri düşürmesini bekliyoruz. Mazotun, gübrenin ve ilacın fiyatını düşürsün. Bize mazotu ziraat odaları aracılığıyla uygun fiyata satsın. Başka bir destek istemiyoruz. Aksi halde para kazanma şansımız kalmadı.
Tahsin Karageçili: “Buğdayda girdi maliyetleri çok yüksek. Artık buğday ekmeyi bıraktık, daha kârlı diye mısır ekiyoruz. Türkiye’nin buğday sıkıntısının asıl nedeni de budur. Buğday artık para getirmiyor. Mecbur kalıp ürünümüzü tüccara veriyoruz.
Abdullah Yetkin: Kredi borcumuz geldiği için buğdayı düşük fiyattan tüccara veriyoruz. Geçmişte dönüm başına suluya 18, susuza 11 lira toprak analizi ve mazot desteği veriliyordu. Bakanımız bu yıl kuru ve suluyu bir etti. Dönüm başına 11 lira veriyor. Ayda ortalama mazota 3 kez zam geliyor. Varın gerisini siz hesaplayın.. Yani girdiler çok yüksek, mazot da öyle, gübre de öyle...
2023 hedeflerinin yakalanması devlet desteğine bağlı
Şanlıurfa Ziraat Odası Meclis Başkanı Ali Kaya, 2023 hedeflerinin yakalanması için çiftçi maliyetler,nin aşağıya çekilmesine dönük politikalara ihtiyaç bulunduğunu söyledi. Kaya, önerilerini şöyle sıraladı:
’Türkiye‘nin 2023 hedefi olan 40 milyar dolar tarımsal ihracat için ekim alanlarına sahip çıkmalıyız. Ekim alanı kaybetmeyi durdurmalı ve artırmalıyız. Yerli tohumlarımıza sahip çıkmalıyız. Gübre, ilaç, mazot desteklerini artırmalıyız. Damlama sulamayı yaygınlaştırmalıyız. Tarımda üretim artışı için toprağa ve suya sahip çıkmamız gerekir.
Gıda sektörü içersinde yer alan bakliyat ürünleri sağlıklı beslenme açısından önemlidir. Ve bizim bakliyat ürünlerimiz kalitelidir. O nedenle konunun uzmanlarının önerileri doğrultusunda ele alınmasında, üretim alanlarının ve desteklerin artırılmasıyla üretim artışı sağlanmasına ihtiyacımız vardır‘
Şanlıurfalı üreticiler devletten para desteği değil, mazot, ilaç ve gübre fiyatlarında indirim istiyor.
Şanlıurfa Ziraat Odası Meclis Başkanı Ali Kaya, 12 yıl önce 3 kilo buğdayla 1 litre mazot alınabilirken, bugün 7 kilo buğdayla 1 litre mazot alınabildiğini söyledi. Gübre ve zararlı bitki ve böcek için kullanılan ilaç fiyatların da aynı oranlarda artış gösterdiğini vurgulayan Kaya, ’Türkiye’de devlet çiftçileri planlı olarak destekliyor ancak bu destek yeterli değildir. Eskiden çiftçi tankerlerle tonlarla aldığı mazotu bugün bidonlarla günü kurtaracak kadar alabiliyor. Çiftçiye KDV ve ÖTV’siz mazot verilmesi arzumuz‘ dedi.
Görüştüğümüz yöre çiftçilerinden bazılarının görüşleri şöyle
Hasan Ertürk: ’“Devlet dönüm başına 11 lira destekleme veriyor, bunu vermesin. Bana mazotu denizcilere verdiği fiyattan versin. Çiftçinin mazotunu, ilaç ve gübre fiyatlarını düşürsün. Bunlar olursa ben daha kaliteli ve verimli üretim yaparım. Çünkü ucuz olursa gübreyi bir kere değil, iki kere atabilirim. Böylece daha çok verim elde ederim.”
Ali Süslü: 2002 yılında buğdayı 350-400 kuruştan vermiştik. Şu anda buğdayı 750 kuruşa veriyoruz. Yani 12 sene önceyle şimdinin arasında buğdayda iki kat fiyat farkı var. Oysa 12 sene önce mazotun litresi 1 liraydı. Şimdi 4.5 lira.. Hükümetten tarla desteği istemiyoruz. Girdileri düşürmesini bekliyoruz. Mazotun, gübrenin ve ilacın fiyatını düşürsün. Bize mazotu ziraat odaları aracılığıyla uygun fiyata satsın. Başka bir destek istemiyoruz. Aksi halde para kazanma şansımız kalmadı.
Tahsin Karageçili: “Buğdayda girdi maliyetleri çok yüksek. Artık buğday ekmeyi bıraktık, daha kârlı diye mısır ekiyoruz. Türkiye’nin buğday sıkıntısının asıl nedeni de budur. Buğday artık para getirmiyor. Mecbur kalıp ürünümüzü tüccara veriyoruz.
Abdullah Yetkin: Kredi borcumuz geldiği için buğdayı düşük fiyattan tüccara veriyoruz. Geçmişte dönüm başına suluya 18, susuza 11 lira toprak analizi ve mazot desteği veriliyordu. Bakanımız bu yıl kuru ve suluyu bir etti. Dönüm başına 11 lira veriyor. Ayda ortalama mazota 3 kez zam geliyor. Varın gerisini siz hesaplayın.. Yani girdiler çok yüksek, mazot da öyle, gübre de öyle...
2023 hedeflerinin yakalanması devlet desteğine bağlı
Şanlıurfa Ziraat Odası Meclis Başkanı Ali Kaya, 2023 hedeflerinin yakalanması için çiftçi maliyetler,nin aşağıya çekilmesine dönük politikalara ihtiyaç bulunduğunu söyledi. Kaya, önerilerini şöyle sıraladı:
’Türkiye‘nin 2023 hedefi olan 40 milyar dolar tarımsal ihracat için ekim alanlarına sahip çıkmalıyız. Ekim alanı kaybetmeyi durdurmalı ve artırmalıyız. Yerli tohumlarımıza sahip çıkmalıyız. Gübre, ilaç, mazot desteklerini artırmalıyız. Damlama sulamayı yaygınlaştırmalıyız. Tarımda üretim artışı için toprağa ve suya sahip çıkmamız gerekir.
Gıda sektörü içersinde yer alan bakliyat ürünleri sağlıklı beslenme açısından önemlidir. Ve bizim bakliyat ürünlerimiz kalitelidir. O nedenle konunun uzmanlarının önerileri doğrultusunda ele alınmasında, üretim alanlarının ve desteklerin artırılmasıyla üretim artışı sağlanmasına ihtiyacımız vardır‘